21 Mayıs 2013 Salı

emek olmayan yemek yenmez...

            Geçen gün aldığım bir telefon üzerine birkaç gündür araştırma yapıyorum. Bir iş görüşmesi edasıyla arayan firma temsilcisi diplomamı kiralayarak kullanmak istediklerini söyledi. Bir yapı denetim firması üstelik. Yardımcı kontrol elemanı olarak çalışabileceğimi, belli bir ücret karşılığında diplomamı kullanabileceklerini ve benim hiç işe bile gelmeme gerek olmadığını ballandıra ballandıra anlattı. İstekli ve ilgili gibi görünüp alabildiğim kadar bilgi almaya çalıştım bayandan. İmza atmam gerekecek mi diye sordum, biraz tereddütle de olsa hayır dedi. Peki sorumluluğum dedim? Sizin hiçbir sorumluluğunuz olmayacak, zaten bağlı olarak çalışıyor göründüğünüz bir şefiniz olacak, sorumluluk onda olacak dedi.
Yani ben evde oturacağım adamlara diplomamı vereceğim ve hiçbir sorumluluk almadan havadan para yağacak?!..

           Şantiye stajımı bir yapı denetim firmasında yaptım ve çalışma esaslarını gayet iyi biliyorum ki çalıştığım firma gerçekten işi hakkıyla yapanlardan idi. Yaklaşık 2 aylık stajın her günü neredeyse 3 şantiyeye kontrole gidiyor, kontrol elemanı ile birlikte beton numunelerini, donatıları tek tek inceliyorduk. Şimdi ben çeşitli şantiyelere gitmişim gibi ismim geçecek ve benim hiçbir sorumluluğum olmayacak.

         Yapı denetimin önemini biz yıkımlarla, depremlerle kısacası geri getirilemeyecek kayıplarla öğrendik. Yönetmelik der ki; "Bu Yönetmeliğin amacı; can ve mal güvenliğini teminen, imar planına, fen, sanat ve sağlık kurallarına, standartlara uygun, kaliteli yapı yapılması için proje ve yapı denetimini sağlamak ve yapı denetimine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir". Her alanda kaliteden ödün verdiğimiz ve merdiven altı imalatların bir türlü engellenemediği ülkemizde bu gidişata destek vermek; kendimize ve mesleğimize olan saygımızı bırakın, insan hayatıyla oynamaktır.